1 Ağustos 2014 Cuma

KAPİTALİZMİN YENİ SÖMÜRGESİ: ARJANTİN

        ''1977'de Buenos Aires caddelerinde şoförlü bir arabanın içinde yol alırken,General Chalres Noble bana, ''O ülkeler bizim geleceğimizin teminatı,'' demişti.Genellikle 'Chuck' olarak anılan General,MAIN'in (sonradan başkanlığa terfi ettirilecek olan) başkan yardımcısıydı.MIT'de lisansüstü eğitim görmüş bir West Point mezunu mühendis olmuş,Vietnam'da ordu mühendislik bölümünün kumandanlığını yapmış,Mississipi Irmağı Komisyonu'nun başkanlığında bulunmuştu.O görüşmeyi yaptığımız sıradaysa MAIN'in Arjantin'deki su kaynakları çalışmasından sorumlu kişiydi ve bu çalışmalar ülkenin Uruguay ile ortaklaşa gerçekleştirmekte olduğu büyük Salto Grande hidroelektrik projesini de kapsıyordu.222 bin nüfuslu bir yerleşimi sular altında bırakacak uçsuz bucaksız bir baraj gölü oluşturacaktı.''

 (John Perkins- Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları -2-)


        Latin Amerika,Orta Doğu ve daha nice bölgede insanların adeta iliğini,kemiğini kurutan ABD ve onun kapitalizminin okları bu sefer Arjantin'i gösteriyor.

      Vadesi gelen 1.3 milyar dolarlık tahvilin geri ödenmesini talep eden kreditörlerle yaptığı 12 saatlik görüşmeden sonuç alamayan Arjantin iflasını açıkladı ve bunun neticesinde kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poors tarafından notu 'tercihli temerrüt' e düşürüldü.Peki nedir tercihli temerrüt?

        Temerrüt, kişinin borçlandığı edimi hukuka aykırı olarak yerine getirmemesi halidir. Temerrüt alacaklının ve borçlunun temerrüdü şeklinde iki türlüdür. Gerek alacaklı ifa edilmek istenen edimi kabul etmeyerek; gerekse borçlu yerine getirmekle borçlandığı edimi zamanında ifa etmeyerek borca aykırı davranmış olur. Borcun ifası mümkün olduğu halde ifadaki ve ifayı kabuldeki gecikme temerrüt için yeterlidir. Temerrüt için ayrıca kusur aranmaz. Borçlunun temerrüdü aslında geçici bir durumdur. Zamanla borçlu ya tamamen ödememe durumuna girer ya da borcunu anaparaya uygulanan temerrüt faiziyle birlikte ifa eder. (http://tr.wikipedia.org/wiki/Temerr%C3%BCt )

      Peki bundan sonra ne olacak? Muhtemelen Arjantin,söz konusu 1.6 milyar doları ödememek için çeşitli yollardan diretecek.Belki kreditörlerle daha sonra ortak paydada buluşabilecek. 2000'li yılların başında küresel kriz dolayısıyla ülkeler borç ödeyemez duruma geldiği için IMF'nin ön ayak olduğu 'ortak hareket klozu' (CAC) kavramı geliştirmişti.Buna göre alacakların üçte ikisi yeniden borç yapılandırmasına evet derse yüzde 100 mutabakat aranmadan aynı koşullar uygulanıyordu.İşte bu uygulama ağır yara aldı.

       Şimdi alacağın bir bölümünden vazgeçenler bile,ileri de bunu da alamayacak duruma gelebilir.Yeni hukuksal kurallarla karşı karşıya kalacaklar.İşte bu yüzden muhtemelen borç yapılanmasında eskisi kadar gönüllü olmayacaklar.

       İşin hulasası,Arjantin bu işten çıkar yol bulsa da bundan sonraki yaşamına yine bir 'kapitalizm esiri' olarak devam edecek..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder